Günün Sözü

Düşünmeden öğrenmek faydasız, öğrenmeden düşünmek tehlikelidir.

8 Temmuz 2014 Salı

Şükretmenin önemi

Şükretmek, olumlu düşüncenin temelini oluşturan en önemli kişisel eğilimdir.  Bu nedenle düşüce gücünün bireyin lehineşükran düşünce gücü | Mutluluğun Temel Kaynağı   Şükretmek   Düşünce Gücü işletilmesi açısından şükran eğilimi önemli rol oynamaktadır.
Şükretmek elimizdeki ile mutlu olmayı, mutluluk durumu ise, elimizdekinden daha fazlasına ulaşmamız için gerekli yaşam motivasyonunun kaynağıdır. Bir diğer deyişle şükretmek; mutluluğun ve başarının kaynağıdır.
Pozitif Düşüncenin Kaynağı: Şükretmek 
Pozitif düşünce eğilimi, dünyaya bakış açısıdır. İçinde bulunulan duruma, elimizde olan imkanlara, etrafımızda gerçekleşen olgulara bakış açımızdır kısacası.
Bakış açısı; bireyin zihin haritasının ona sunduğu şablonlar sonucu ortaya çıkan “algı” ile değerlendirmedir.
Örneğin; bir amaca ulaşmak için deney yapan X kişisi ile Y kişisi arasında algı farklılığını ve bu algı farklılığının yönledirdiği olası sonuçları değerlendirelim.
X’in bilinçaltı şablonları ilgili varsayımları içermektedir;
Başarı bir süreçtir
Elimde olanlar için şükrediyorum
Kaynaklarım için şükrediyorum
Ulaştığım her adım merdivenin bir basamağıdır, her basamak için şükrediyorum
Y’nin bilinçaltı şablonları ilgili varsayımları içermektedir;
Başarı sadece sonuçtan oluşmaktadır
Başarı ile Başarısızlık arası bir şey yoktur
Sonuca ulaşmadan hiç bir adım beni tatmin edemez
Düşünce Gücü ile Ulaşılan Sonuçlar
X ve Y bireyleri birbirinden habersiz, aynı amaç doğrultusunda deneylere başlamaktadır. Amaca ulaşılması, düşündüklerinden daha fazla zaman ve deney yapmaları gerektiğini çok geçmeden anlamaktadırlar. Her iki birey de, 28. Deneye gelmişler ve daha sonuç elde edememişlerdir.
X ve Y bireylerinin geldikleri noktada, psikolojik eğilimleri:
X: 28 deney yaptığını, elde ettiği her olumsuz sonucun, onu başarılı sonuca ulaştırmasına yakınlaştırdığını, ziraa 28 farklı deneyin ona başarılı sonuç için yanlış olduğu bilgisini verdiğini, bir diğer deyişle yaptığı her deneyin, olumsuz da olsa, esas amacı için ona bilgi sermayesi arz ettiği düşünce eğilimindedir.
Söz konusu düşünce eğilimi X bireyin psikolojik eğilimini olumlu anlamda etkilemektedir. Ziraa, X, şuanki elde ettiği bilgi sermayayesinin onun için bir fayda olduğu yönünde bir algı oluşturmakta ve buna karşın katlandığı külfetin (28 deney yapmak) ise edinilen faydaya değdiği yönünde algı eğilimini sağlamaktadır.
Sonuç olarak; X’in bilinçaltı zihin haritası, fayda/maliyet algısını mutluluk ve motivasyon lehinde etkilemiş, geldiği noktaya şükretmesini sağlamış ve başladığı işin devamını getirme eğilimini oluşturmuştur.
X başladığı işi motiveli ve etkin bir şekilde sürdürmeye devam etmiştir.
Y’nin geldiği noktada ise, Y külfetine katlandığı deneylerin karşılığında, hiç bir fayda elde edemediği algısına kapılmış. Bunun sonucu olarak, psikolojik; eğilimi üzüntü ve motivasyonsuzluğa doğru kaymıştır. Çalışmalarındaki motivasyonun azalması ile birlikte, işindeki verimliliği ve etkinliği azaltmıştır.
Y geldiği noktayı değersiz algılayıp,  elindeki ile şükretmeyi tercih etmemektedir.
138. Deney
X 28. Deneyden sonra şükretme eğilimini, dolayısıyla pozitif düşünme yeteneğini kullanmaya devam ederek, başarıya giden yolun en az başarının kendisi kadar önemli, yani süreç ile mutlu olabilmenin önemini 138. Deney sonunda daha iyi anlamıştır. Ziraa 138. Deney, X’in sonuca ulaşmasını ve bilim dünyasına çok önemli bulgular arz etmesini sağlamıştır.
Sadece elindekiler ile şükretmesini bilmekle başlayan serüven, amaca yönelik gerçekleşen olgulara fayda lehinde algının oluşumunu tetiklemiş ve sonuç olarak daha fazlasına ulaşılmasını sağlamıştır.
Peki X başarıya ulaşamasaydı ne olacaktı?
X’ başarı yolunda giden, mutluluk eğilimi yüksek, dolayısıyla mutlu bir kişi olarak yaşamaya devam edecektir, bu ise ona gene başka başarılar için kapı açacaktı.  Zira burada önemli olan, spesifik bir deneyde başarılı olmaktadan ziyade, bir hayat felsefesinin, bir bireyi hayatı boyunca farklı alanlarda başarılı olma olasılığını arttırdığı gerçeğidir. Buna ister hayat felsefesi, istersek prensip ya da kuantum düşünce sanatı diyelim; bilinçaltı şükran eğilimi, bireyin başarılı ve mutlu olma olasılığını arttıran temel kaynaktır.
Y’ye ne oldu?
Y, 28. Deneyden sonra fayda/maliyet bilinçaltı algısında demotivasyon lehinde oluşan değişim ile birlikte, psikolojik üzüntü hali ve işinde verimsizlik baş göstermiştir. Y, 42. Deneyden sonra başladığı işi bırakmıştır. Yeni bir işe başlamış, fakat orada da mutlu olamamıştır, ziraa bilinçaltı şablonu onun hiç bir zaman, amaca giden süreçte mutlu ve motive olmasına kaynak olamamıştır.
İşte başarı ile mutluk arasında olan ilişkinin, bilinçaltı zihin haritasında farklı kodlanan iki bireyin farklı sonuçlarıdır yukardaki örnekler.
Başarı mutluluk getirir, fakat mutlu olmasını bilemeyen birey başarılı olamaz.
Şükretmekpozitif düşünce sanatıdır; pozitif düşünebilme yeteneği bilinçaltı söylem kalıplarıda yatmaktadır, pozitif düşünce mutluluğun, yaşam motivasyonunun, dolayısıyla başarının temel kaynağıdır. Önemli olan şükredebilmeyi sağlayan bilinçaltı zihin yapısına sahip olmaktır, gerisi kendiliğinden gelecektir.
“Basketbol hayatım boyunca yaklaşık 9000 şut kaçırdım. Neredeyse 300 maç kaybettim. 26 defa son şut denedim ve kaçırdım. Hayatımda defalarca kez denedim ve başarısız oldu. İşte bunun için bu kadar başarılıyım.” Micheal Jordan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder